6 Şubat gecesi ve sabahında Kahramanmaraş merkezli yaşanan sarsıntı ve sonrasında olan her şey hepimizin malumu. Birebir cümleleri tek tek söylememek ismine yalnızca geçmiş olsun demekle yetiniyoruz ve kaybettiğimiz canları maalesef geri getiremiyoruz. Ki …
6 Şubat gecesi ve sabahında Kahramanmaraş merkezli yaşanan deprem ve sonrasında olan her şey hepimizin malumu. Tıpkı cümleleri tek tek söylememek ismine yalnızca geçmiş olsun demekle yetiniyoruz ve kaybettiğimiz canları maalesef geri getiremiyoruz.
Ki geri getiremeyeceğimiz pek çok şey var aslında. Lakin bu durumlar birinci kere başımıza gelmiyor. Hatta birinci defa Türkiye’nin de başına gelmiyor. Tarih boyunca ya da son 50 60 yıla bile baktığımızda çok çok daha büyük zelzeleler yaşandı dünya üzerinde. Garip olan felaketin boyutlarının enteresan bir biçimde daha küçük olması.
Örneğin 1960’ta Şili’de yaşanan sarsıntı. Tam 9,5 büyüklüğündeydi ve sonrasında yaşanan tsunami Güney Afrika kıyılarında bile tahribata yol açtı. Varın sarsıntıyı siz düşünün. Bu sarsıntıda yalnızca 3000 kişi hayatını kaybetti. 2011’de Japonya’da yaşanan 9.0 büyüklüğündeki zelzelede de 19,759 kişi hayatını kaybetti. 2553 kişi de kayboldu.
Tarihin en büyük sarsıntılarının kayıp sayısına, Güneydoğu sarsıntısında biz maalesef yaklaşık 5 günde ulaştık. Pekala onları hayatta tutup bizim yıkılmamıza yol açan şey neydi? Bu kadar kaybın sebebi ne? Zelzele mi? Bina mı? Yoksa mukadderat mi? Gelin bu görüntüde yanıt bulalım…
