TikTok, DALL-E 3 Gibi Yapay Zekâ Modelleriyle Oluşturulan İçerikleri Otomatik Olarak Etiketleyecek
TikTok, kullanıcıları yapay zekâ ile oluştuurlan içerikler konusunda bilgilendirmeye yönelik yeni bir adım attı. Artık DALL-E 3 üzere modellerle oluşturulan içerikler, otomatik olarak etiketlenecek.
Yapay zekânın yaygınlaşmasıyla toplumsal medya platformlarına büyük iş düşmeye başladı. Şirketler, dolandırıcılıklardan deepfake manzaralara kadar yapay zekânın potansiyel meselelerini önlemek için adımlar atmaya çalışıyordu. Artık de TikTok’tan bu türlü bir atılım geldi.
Dev platform, olağanda kendi efektleriyle oluşturulan yapay zekâ içeriklerinin etiketliyordu. Artık ise başka platformlarda oluşturulan içerikleri de etiketleyeceğini ve kullanıcıları bilgilendireceğini tabir etti.
DALL-E 3 üzere modellerle oluşturulan içeriklere etiket eklenecek
Diğer platformlar derken DALL-E 3, Bing, Midjourney üzere öteki yapay zekâ modellerinden bahsediliyor. Şayet bir içerik üreticisi TikTok üzerinden bu şekil bir araç ile oluşturduğu gönderi paylaşırsa içeriğe otomatik olarak “yapay zekâyla oluşturuldu” yazan bir etiket eklenecek. Bu formda kullanıcılar o görselin yapay zekâ eseri olduğunu anlayabilecekler.
TikTok, bu yeni etiketleri getirmek için Microsoft ve Adobe’nin ortak kurduğu C2PA koalisyonunun “İçerik Kimliği” ismi verilen teknolojisini kullanıyor. Bu teknoloji, içeriklere meta veriler ekliyor, bu formda TikTok içeriğin yapay zekâ tarafından oluşturulduğunu hızlıca anlayabiliyor ve etiket ekliyor. C2PA’nın bu teknolojisi, geçersiz görsellerin ve yanlış bilgilerin önüne geçmek hedefiyle geçen yılın ekim ayında tanıtılmıştı. Lakin bu bilgileri içermeyenlerin TikTok’a yüklenip etiketlenmeden sirkülasyonda olabileceğini de belirtmek gerekiyor.
TikTok’un getirdiği bu özellik, önümüzdeki haftalarda tüm dünyada kullanıma sunulmuş olacak. Tesirli olup olamayacağını o vakit göreceğiz. Hâlihazırda üreticilerin yapay zekâ ile oluşturulan yahut değiştirilen içerikleri belirtmesini mecburî kılan şirket, artık gelen özelliği yapay zekâ içeriklerini manaya konusunda ek bir metot olarak gördüğünü söylüyor.
