Baharın gelmesiyle birlikte, hayvanlar için tabiatta birtakım tehlikeler ortaya çıkabiliyor. Bunlardan bir tanesi ise, her yerde karşımıza çıkabilecek, “pisipisi otu (hordeum murinum)” dediğimiz bitkiler.
Havalar güzelleştikçe evcil dostlarımızla dışarıda daha çok vakit geçirmeye başlarız. Dostunuzu alıp yemyeşil parkların içinde mis üzere çiçek kokularıyla yürümek şahane bir aktivite olabilir.
Ancak, bu yürüyüşler sırasında dikkat edilmesi gereken kimi bitki ve böcek cinsleri bulunuyor. Dışarıdan zararsız görünen lakin oldukça tehlikeli sonuçlar yaratabilen pisipisi otuna daha yakından bakalım.
Kuruduğunda tırtıklı kesimlere ayrılan pisipisi otunun, dostunuzun üstüne yapışması mümkündür.
İlkbahardan sonbahara kadar yetişen pisipisi otu, çabucak hemen hepimizin daha evvel karşılaştığı, yabani arpa olarak da bilinen yaygın bir bitki. Her yerde karşımıza çıkabilmesinin yanı sıra; daha çok, otlak bölgelerde bulunur.
Mevsim sonunda kuruyarak modüllere ayrılır ve tırtıklı, dikenli kesimleri hayvanların üzerine yapışarak ölüme kadar uzanabilen önemli sıhhat sorunları yaratabilir.
Siz fark etmeden, aylarca yahut yıllarca vücutlarında ilerleyebilir.
Hem kediler hem de köpekler için önemli tehlike yaratabilen pisipisi otu; kulaklarına, burunlarına, patilerine, ağızlarına, boğazlarına ve gözlerine batarak deri altında önemli enfeksiyona ve ağrılı apselere neden olabilir.
Patili dostunuzun bir bölgesine saplanan ot, hayvan hareket ettikçe ilerleyerek adeta deriyi deler ve kendisine yol açar. Üstelik, kılçıkları bedende parçalanmaya sağlam olduğundan aylarca, bazen yıllarca bedende ilerleyebilir.
Uzun tüylü hayvanlarda kolay kolay gizlenirken kısa tüylü hayvanlara birdenbire batabilir.
Tutunması ve gizlenmesi daha kolay olduğundan, uzun tüylü kedilere ve köpeklere batması daha mümkündür fakat kısa tüylü hayvanlarda koltuk altı, vajina yahut penisten kolayca girerek yine tehlikeli durumlara neden olabilir.
Köpekler için, çiğnemesi zevkli bir ot olduğundan ağızlarına alıp sonra yuttuklarında mide duvarının delinmesine kadar uzanan ölümcül sonuçlar doğurabilir. Aynı halde, her şeyi koklayan yahut ısıran meraklı kediler için de risk oluşturur. Hatta, veteriner tabiplerin en sık karşılaştığı mevzulardan biri kedilerin burunlarına yahut gözlerine pisipisi otu batmasıdır.
Semptomlar günler sonra ortaya çıkabilir.
Pisipisi otunun dostunuza battığını görürseniz, çabucak müdahale etmelisiniz. Tutup çektiğiniz kısımdan geri kalan bir kısım deriden içeri girmiş olabilir. Bir cımbız yardımıyla çekmeye çalışabilirsiniz lakin en sağlıklısı veteriner tabibe danışmak olacaktır.
Bazen, otun battığını fark etmeyebilirsiniz ve günlerce belirti ortaya çıkmayabilir. Bu türlü bir durumda, birkaç gün sonra belirtiler başlayınca enfeksiyon çoktan yayılmaya başlamış demektir.
Dostunuzu güzel gözlemleyip, farklı bir durumla karşı karşıya kaldığınızda veterinere götürmelisiniz.
Pisipisi otu batmış bir hayvan için, en güzel müdahaleyi veteriner tabip yapacağından, vakit kaybetmeden bir veterinere götürmelisiniz. Siz farkında olmadan batmışsa ve topallık, kulak sallama, başını eğik tutma, kaşınma, hapşırma üzere belirtiler gösteriyorsa tabibe danışmalısınız.
Ayrıca, bilhassa bahar aylarında yürüyüş yaparken her vakit bir gözünüzü dostunuzun üzerinde tutmakta fayda var.
