Kanser Tedavisinde Neden Develere İhtiyacımız Var? Mucizevi Bir Özelliğe Sahipler!
Develerin sahip olduğu antikorlar, bizdekilerden daha farklı özellikleriyle ön plana çıkıyor ve bu sayede kanserin hem erken teşhisinde hem de tedavisinde avantaj sağlayabilir.
“Kanser ve develer ne alaka?” diye düşünüyor olabilirsiniz fakat bu değişik çöl hayvanlarının birçoğumuzun bilmediği özellikleri var.
Mesela bağışıklık sistemlerinin çok güçlü olması üzere. Pekala bu bizim işimize kanseri yenmekte nasıl yarıyor?
Bilim insanları, develerin “nanobody” isimli minik antikorlara sahip olduğunu fark etti.
Develerin öteki akrabaları (lamalar ve alpakalar) dahil olmak üzere “nanobody” denen antikorlara sahipler. Bu antikorlar, olağan antikorlardan daha minik olmasının yanı sıra çok daha sağlam ve ziyanlı hücreleri tanımakta âlâ iş çıkarıyorlar.
İşte tam da bu yüzden araştırmacılar, kanser gayretinde develerin yardımının dokunabileceğini düşünüyor.
Kanser tedavisinin en büyük zorlukları ortasında, tümörler bulunuyor.
Tümörler için, sinsi olduklarını söyleyebiliriz. Biçim değiştirebiliyorlar, saklanabiliyorlar ve hatta kimi tedavilere karşı direnç bile geliştirebiliyorlar.
Öte yandan develerdeki antikorların küçüklüğü, bizim bildiğimiz antikorların giremediği yerlere girerek zımnî kanser hücrelerine çok daha kolay bir biçimde ulaşabiliyor.
Üstelik bu yerlere daha hassas bir halde bağlanarak sağlıklı hücrelere ziyan verme potansiyelini (kemoterapinin en büyük dezavantajlarından biri) azaltıyorlar.
Bilim insanları da kelam konusu antikorların doğrudan kanser hücrelerine erişmesine zemin hazırlayacak tedaviler geliştirmeye çalışıyor.
Erken kanser teşhisi için de test ediliyor.
Nanobody’ler sağlam olduklarından ve laboratuvarda kolay bir biçimde üretilebildiklerinden tümörleri fazla büyümeden yahut yayılmadan tespit etmeyi sağlayacak görüntüleme araçları geliştirilmeye çalışılıyor.
Araştırmalar hâlâ devam ediyor. Tahminen de develer, kanser gayretinde gizli kahramanlar olabilirler…
Develer hakkında daha fazla içerik:
