Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) bilgilerine nazaran 2023 yılında Türkiye’de toplam doğurganlık suratı, kaydedilmiş en düşük düzeye kadar geriledi.
Özellikle son yüzyıllarda nüfusun denetimi ve sağlıklı büyüyebilmesi için gerekli olan sayılara dair çok sayıda istatistik tutuluyor ve çalışmalar yapılıyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından toplanan datalara nazaran Türkiye, bu alandaki kıymetli istatistiklerden biri olan doğurganlık suratında kaydedilmiş en düşük düzeye geriledi.
Doğurganlık suratı, bir bayanın hayatı boyunca doğurduğu çocuk sayısını tabir ediyor. Bu sayı 2,1’in altında olduğunda ise nüfus kendini yenileyemiyor ve evvel yaşlanmaya akabinde da azalmaya başlıyor. 2023 yılında ise Türkiye’de doğurganlık suratı 1,53 ile rekor derecede düşük oldu.
2001 yılından beri düşüş devam ediyor
TÜİK sayıları bize, 2001 yılından bu yana doğurganlık suratında artış görülen hiçbir yıl olmadığını gösteriyor. Uzmanlara nazaran bu düşüşün nedenleri ortasında hem ekonomik nedenler hem de sosyolojik nedenler yer alıyor. Yapıları gereği ekonomik faktörlerin tesiri daha kısa vadeli olabilirken sosyolojik nedenlerin tesiri ise daha uzun vadeye yayılıyor.
2023 yılında toplam doğum sayılarında da düşüşler göze çarpıyor. Geçtiğimiz yıl Türkiye’de toplam bebek doğum sayısında %8’lik bir düşüş kelam konusu. Emsal bir tablo 2001-2002 krizinde de ortaya çıkmış ve doğum sayısı %7 düşmüştü.
Konuyla ilgili olarak Londra Üniversitesi Doktor Öğretim Üyesi Selin Köksal, ekonomik kriz devirlerinde doğum oranlarının düşmesini münasebet gösterdi. Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü’nden Prof. Dr. Alanur Çavlin ise toplumdaki doğum denetim pratiklerini işaret ederek, “Bu ülke genelinde eğitim seviyesinin artması ve yetişkinlerin, bilhassa de annelerin daha evvel sahip olmadığı birtakım ferdi imkanlarını ve gereksinimlerini tespit etmesiyle de ilgili. Ancak devam eden düşüş grafiği yalnızca gündelik durumların değil, toplumun doğurganlık davranışının da değiştiğini gösteriyor.” dedi.
