Beluga balinalarının başları, güya içi bir jöleyle kaplıymış üzere yumuşacık. Üstelik bu yapınıni onlar için çok kıymetli bir fonksiyonu var.
Daha evvel Beluga balinasına ilişkin manzaralara denk gelmişsinizdir lakin hiç, başlarının yapısının nasıl olduğuna dair bir fotoğraf ya da görüntü görmüş müydünüz?
Beluga balinasının başına dokunulduğunda ve biraz bastırıldığında, sanki slime’a dokunuyormuş üzere bir manzara ortaya çıkıyor. Arkasında ise hayvanların enteresan dünyasına bir sefer daha hayret edeceğimiz bir sebep yatıyor.
Beluga balinalarının başının bu kısmına “melon (kavun)” deniyor.
“Melon” denilen bu baş yapısı, yağ içeriyor. Fonksiyonu ise balinanın ses dalgalarının frekansını yönlendirmek ya da değiştirmek. Temel olarak daha uygun irtibat ve ekolokasyon (çevrenizi görselleştirmek için ses yansıtma ve yankılarını dinleme yeteneği) için olduğunu söyleyebiliriz.
Beluga balinaları da ekolokasyonda usta olma özellikleriyle ön plana çıkıyor. Hatta en sesli cinslerden biri oldukları için “deniz kanaryaları” olarak da isimlendiriyorlar. Gıcırtı ve tıklama üzere seslerle irtibat kurabiliyorlar
Sesi yönlendirmek için “melon”larının formunu istedikleri üzere değiştirebiliyorlar.
Beluga balinaları, toplumsallaşırken alınlarıyla 5 farklı hal yapabiliyorlar. Neredeyse yüz tabiri üzere diyebiliriz. “Melon”larını kaldırıyor, bastırıyor, itiyor ve hatta bir jöle üzere sallayabiliyorlar.
Bilerek yapıp yapmadıkları hâlâ belirli değil fakat ne vakit bir arkadaşlarını görseler ve sosyalleşseler bu halleri yaptıkları kesin.
Hayvanlar âlemine daha fazla dalmak için:
