Otomobilin yalnızca camına, aynalarına hatta sileceklerine bakarak modelleri çat diye bilebilen Safarin isimli anonim kullanıcı, bu sıralar Twitter’da hayli tanınan olmuş durumda. Eminiz ki sizler de bir iki kezliğine da olsa takipçilerinin “bunu da bil” isteklerini çevirmeyen ve her modeli kusursuz bir biçimde bilen Safarin’in efsane tweetlerine denk gelmişsinizdir.
Twitter’da yüzlerce fav almış ve “bunu da bilmemiştir artık” diye düşünmenize karşın asla hayal kırıklığına uğratmayan Safarin, otomobiller konusunda bu kadar bilgili olmasının sebeplerini Webtekno’ya anlattı. Dilerseniz Safarin’in viral olmuş tweetlerine ve otomobil modelleri konusunda nasıl bu kadar başarılı olabildiğine daha yakından bakalım.
Safarin kim ve her modeli nasıl bu kadar uygun bilebiliyor?
Safarin’in Twitter profiline bakan herkesin birinci düşüneceği şeylerden biri, otomobil (hatta motosiklet) modelleri hakkında nasıl bu kadar geniş bir bilgi yelpazesine sahip olduğudur. Şahsen bizim de birinci düşündüğümüz şeylerden biri bu oldu ve Safarin’den bu durum hakkında bizi biraz aydınlatmasını istedik. Anonim kimliği ile Twitter’da fenomen haline gelen Safarin, kendini ve modeller hakkında nasıl bilgili olduğunu kendi cümleleriyle anlattı.
“İnternet adımla ben, Safarin. 22 yaşındayım, bilinenin bilakis otomotiv kesiminden alakasız bir halde Gastronomi ve Mutfak Sanatları kısmını okuyorum. Otomobillere olan ilgim küçüklüğümden beri vardı ve otomobiller hayatımın her yerindeydi. Çocukluğumda Kadıköy Fikirtepe Mahallesinde yaşıyordum. Bahtsız bir çocukluk geçirdim, ilkokulda 1,5 sene kadar okula gidemedim. Bu müddet içerisinde ailemden uzak dedemin yanında kaldım. O vakitler vaktimi balkondan caddeyi izleyerek, otomobil sayarak öldürüyordum. Konutumuzun karşı bloğun altında yağ değişim merkezi ve oto yıkamacı vardı. 11-12 yaşlarındayken oraya giderek ağabeylerime yardım ediyordum. Kısacık boyuma karşın otomobillerin filtrelerini değiştirebiliyordum. Sonrasında da Göztepe’de babamın çocukluk arkadaşının oto galerisine giderek orada duruyor, otomobilleri temizliyor, bakımını yapıyordum. Bazen dükkanı benim açtığım vakitler bile oluyordu. Uzun bir mühlet bu türlü devam ettiği için Ziverbey Caddesi’ndeki birçok galeri beni tanır hale gelmişti. Çocukluğumun bir kısmını bu biçimde geçirdim.
Dedemle birlikte kaldığım vakitte akıllı telefon, internet ve bilgisayara ulaşamadığım için meskende daima Formula1, TopGear, Discovery Channel’daki araba programlarını izlerdim. Bu ilgi ve merakım bir gram eksilmedi, bilakis katlanarak bu günlere kadar geldi. Hâlâ F1 ve öteki motor sporlarını, Wheeler Dealer ve Top Gear üzere programları izlerim.
Araç repertuarımı bu yaşadıklarıma ve izlediğim televizyon programlarına borçluyum. Ben öncesinde de bu biçim paylaşımlar yapıyordum, lakin hiç bu kadar ilgi çekeceğini düşünmemiştim. Bu, bana nazaran olağan bir şey aslında. Biraz abartıldığını düşünüyorum. Son vakitlerde beşerler benim bir program ya da bot gibisi bir şey kullandığımı düşünüyor, lakin ben bunu toplumsal hayatımda da yapıyorum ve yakın arkadaşlarım bunun farkında. Bazen kusur yapıyorum bazen diğerinden öğreniyorum bu yüzden bu türlü şeylerin çok abartılmaması gerektiğini ve isteyen herkesin yapabileceğini düşünüyorum.”
Safarin’in “bunu da mı bildi ya” diyeceğiniz tweetleri:
Motoru da aynasından tanımazsın:
