Yıllardır müdavimi olduğum Pokemon oyunlarıyla aramda çok özel bir bağ var. Yanımda altı tane cengaver daima birlikte hem dünyayı hatta bazen galaksiyi kurtarıp birebir vakitte Pokemon Şampiyonu olmak için birçok yollar teptik. Uzun vakit sonra birinci kez bir Pokemon oyunu için bu kadar heyecanlıydım. Zira bu vakte kadar gördüğümüz her ana oyunda bir şampiyonluk uğraşı vardı. Ben Sun & Moon bunun dışına çıkar diye düşünüyordum lakin Arceus’a kısmetmiş. Yarınlar yokmuşçasına büyük keyif alarak oynadım Arceus’u, lakin bu biraz da benim Pokemon bağımlılığımdan kaynaklanıyor. Şayet birebir şeyleri yapmamayı bekliyorsanız ne yazık ki Arceus da size nazaran değil. Lakin sizi temin ederim ki Pokemon seven bir insanın bu oyunu sevmeme ihtimali yok.
Bu vakte kadar yapılan tüm Pokemon oyunlarını unutun (sadece Sinnoh’da geçenleri azıcık hatırlasanız kafi) Pokemon Legends: Arceus ile yepisyeni ve sıradışı bir macera başlıyor. Evet sıradışı dedim zira daha evvel hiçbir Pokemon oyununda olmayan çok fazla şeye tanıklık edeceksiniz. Düşününce bu vakte kadar bu türlü elementler için neden bekledik diye de Game Freak’e kızmamak elde değil. Geç oldu, güç oldu fakat nihayet o basmakalıp birebir tip kıssadan kurtulup GERÇEK BİR ÖYKÜ ile tanıştık. Poketoplarınızı hazırlayın zira Sinnoh’un ötesinde Hisui’de harika bir maceraya çıkıyoruz!
Gökten Zembille İnen Pokemon Ustası
Oyun birinci duyurulup konsept ortaya çıktıktan sonra sanki nasıl olacak da geçmişe gideceğiz diye düşünüyordum. Zira mevcut Pokemon oyunlarında artık oldukça teknoloji ilerlemişti ve Rotom ile her şeyi yapabiliyorduk. Rotomsuz, bilgisayarsız ve büsbütün dijital teknolojiden uzak bir dünyaya gelişimiz hayli klişe. Oyunun en başındaki orta sahnede karakter bir yerden düşüyor sonrasında Arceus cep telefonuyla etkileşime giriyor ve bam! Hisui kıyılarında gökten düşen bir çocuk var. Geçmişine, ailesine ve kim olduğuna dair en ufak fikri olmayan bir çocuğun şimdi Pokemonların yırtıcı görüldüğü, yaban hayatında tek başına hayatta kalması doğal olarak mümkün değil. İşte tam bu noktada köyün meczubu yani pardon köyün Profesörü, Laventon bizi buluyor.
Vizyonteledeki Mecnun Emin üzere başında tuhaf bir bere ile bizi karşılayan profesörün istekleri de çabucak oracıkta başlıyor. Bir nevi eğitim vazifesi olarak bize 3 tane başlangıç Pokemonunu yakalatıyor ve üçünü de yakalayınca nitekim şok oluyor. Zira biz gelene kadar Pokemon yakalamak hakikaten inanılmaz güç bir iş üzere gözüküyor ve Laventon’un icat ettiği buharlı Poketopları tüm dünya tarafından bilinmiyor. Yani bir nevi gökten gelen peygamber pozisyonuna düşüyoruz, eh bizi yollayanın Arceus olduğunu düşününce çok yanlış bir çıkarım olmuyor. Hisui’nin çorak topraklarında farklı farklı klanlar yerleşmiş ve hayatta kalma uğraşı veriyorlar. Bizi bağırına basan Galaxy klanı oluyor.
Natürel kimsenin bilmediği bir çocuğu köye sokmak o denli kolay değil, beşerler gölgelerinden bile korkuyor ve etrafta büyük bir cehalet var. Cahiliye periyodunu geçiren Hisui’ye birinci girişimizde gözümüzü korkutmak için “sana iş vereceğiz lakin başarısız olursak buraya gelemezsin ve açlıktan ölürsün!” bildirisi veriliyor. Bir Pokemon oyunu için nitekim çarpıcı bir başlangıç. Lakin verilen iş varsayım edebileceğiniz üzere Pokemon yakalamak ve çok geçmeden bu işin ustası haline geliyoruz. En nihayetinde klana kendimizi kabul ettirip birinci rütbemizi de alıyoruz ve bu rütbeler oyunda en kritik fonksiyonlardan birine sahip. Şimdi ortada ne bir GYM ne de Pokemon Ligi var. Yani rozetler yerine rütbeler bizlere itaat edecek Pokemonların düzeylerini belirliyor. Örneğin dördüncü düzey bir Survey Corp (bizim çalıştığımız departmanın adı) elemanı olduğumuzda 60 level’a kadar olan Pokemonlar lafımızı dinliyor. Bu düzeyleri elde etmek için yapmamız gereken tek şey ise dışarıda gerçek bir dünya olduğunu unutup sabaha kadar Pokemon yakalamak! Hatta yalnızca yakalamak değil, onları dövmek hatta yalnızca dövmek de değil makul tip ataklarla dövmek!
Pokedex Seyir Defteri
Hisui’de rastgele bir dijital alet olmadığı için Pokedex de manuel olarak elle kayıt altına alınıyor. Lakin bu kayıt alma işi yalnızca bir sefer yakalamak ile bitmiyor. Her Pokemon’un kendine has misyonları var ve bunlardan birçoklarını yerine getirmeden tam manasıyla Pokedex verisi oluşmuyor. İşte burada kendini tekrar etme kısmı o denli bir devreye giriyor ki şayet vaktiniz kısıtlıysa oyunu geniş bir vakit dilimine bırakmanızı tavsiye ederim. Zira 15 tane Bidoof yakalayıp, 8 tane Bidoof’u dövüş tipi atakla dövüp, 6 tane de gizlenerek yakalamak biraz insanı darlıyor. Bir de bunun üzere vazifeleri her Pokemon için yaptığınızı düşünün… Oyunun bunu akla ve mantığa uygun hale getirmesi ise bu Pokemon kovalamaca kısmını bir keşif sistemi haline getirmiş olması. Köyden ayrılıp keşfe çıkıyorsunuz en son dönerken profesöre rapor verip Pokedex’e yazılarınızı yazdırıp kentteki Survey Corps genel merkezine bu raporları sunuyorsunuz. Tamam oyuna biraz mantık gelmiş de Pokemon’a neden bürokrasi soktunuz?!
Bu vakte kadar uzun çalı dendi mi içerisinden fırlayan Pokemonlar akla gelirdi. Arceus ile birlikte uzun çalılıklar sizin en büyük dostunuz. Zira dediğim üzere yabanî bir devirde yaşıyoruz ve Pokemonlar direkt size saldırmakta tereddüt etmiyor. Şayet çok fazla hasar alırsanız üzerinizdeki eşyaların bir kısmını düşürüp en yakın kampta uyanıyorsunuz. Bu yüzden Pokemonlara gizlice sokulup yakalamak oldukça işe yarayan bir taktik. Bir de doğal ki cengaver Pokemonlarınızı düşmanın üzerine atıp klasik biçimde canlarını azaltarak yakalama seçeneği her vakit başucunuzda duruyor. Lakin tüm bu dövüş tantanasına girmeden süratli hızlı Pokemonları yakalayıp deftere not almak, sonra da rütbe alıp yeni yerleri açmak daha çabuk bir usul.
Kimi Pokemonlar yapıları gereği korkak olduğu için sizi görür görmez kaçıyor bu yüzden gizlice yakalamak tek seçenek. Kimileri da kapalılıktan fazla “gel bakalım el mi yaman beyefendi mi yaman” diyerek dövüşerek yakalanmayı tercih ediyor. Lakin Great Ball açıldıktan sonra bu dövüşerek yakalamanın bir esprisi kalmıyor zira birçok Pokemon saklılıkla yakalanmaya başlıyor. Lakin oyunun bir de küçük bossları var ve bunlara Alfa Pokemon deniyor. Gözleri kırmızı kırmızı parlayan bu alfalar boyut olarak da oldukça büyükler ve nitekim çok güçlüler, lakin hepsi yakalanabilir durumda ve ekibe büyük katkı sağlıyorlar. Doğal dövebilirseniz… O denli ki ilerledikçe Machamp ve Electivire üzere takas hariç elde edilemeyen Pokemonları alfa haliyle yakalayabilirsiniz. Ne yazık ki benim favorilerim Alakazam ve Gengar’ın alfa hallerini göremedim, şayet varsa ve bulamadıysam çok üzüleceğim.
|
İki Yumurta Bir Yemek Kaşığı Potion Oyunun tahminen de en keyifli kısımlarından birisi craft sistemi olmuş. Keşifler sırasında işinize yarayacak her türlü eşyayı üretebiliyorsunuz. Doğal bunu yapmak için belli tanımları elde etmek lazım. Mesela Assassin’s Creed misali etrafınızı saran Pokemonlardan kaçmak için sis bombası üretmek mi istiyorsunuz, gerekli tanımı bulmanız gerekiyor. Sonrasında açık dünyada gereçleri toplayıp ister kampta isterseniz yanınızdaki portatif craft masasında her türlü eşyayı üretebilirsiniz. Böylelikle zırt pırt köye geri dönmeden her gereksiniminizi kendiniz halledebilirsiniz. Yalnızca Pokemonların atakları yani PP’ler biraz sorun yaratıyor onun dışında Revive, Potion, Poketopu üzere gereksinimler çarçabuk üretilebiliyor, gerekli gereçler haritada çokça mevcut. Bu craft çılgınlığı yerine eski yordam market alışverişi de motamot yerinde duruyor ancak para bu defa başka oyunlara nazaran çok daha bedelli. Zira etrafta hayvanlarını dövüp parasını alacağınız kimse yok! En temel gelir kaynağınız hakikaten resmiyette yaptığınız iş olan Survey Corps işi, Pokedex’e katkı sağlayın katkınıza nazaran para alın ve harcayın. Ayrıyeten oyunda marketten fazla parayı harcayacak çok daha bedelli yerler var. Pokemonlar için akınları parayla alıyorsunuz lakin korkmayın oyunun bir öbür hoş yeniliği de bu akın sistemi olmuş. Artık Pokemonların akınlarını her yerde düzenleyebiliyorsunuz. Mesela Snorlax’ınızın Rest/Sleep Talk buildinden sıkıldınız mı? Çabucak menüye gelip istediğiniz dört saldırıyı seçip kaydedebiliyorsunuz bu sayede Pokemonlar çok daha verimli hale gelmiş ve haritadaki bölgelere nazaran avantajlı taarruzları seçmek mümkün kılınmış. |
HM Köleliği Bulunmadan Evvelki Hoş Vakitler
Oyunun geçtiği Hisui, Sinnoh’un eski vakitleri üzere bir yer. Esasen herkes Sinnoh isminden ilah üzere bahsediyor. Sanki vakitte geriye mi gittik yoksa burası bir paralel cihan mi bilemiyorum ancak HM denen o iğrenç kavramın icat edilmemiş olmasına çok seviniyorum. Kaya tırmanmak için başka, yüzmek için farklı, şelaleye çıkmak için başka, mağara aydınlatmak için başka HM derken istediğimiz taarruzlara yer bulamıyorduk. Eski hoş vakitlerde Pokeflüt ile gerekli Pokemonları çağırıp isterseniz suda gidiyorsunuz, isterseniz kayalara tırmanıyorsunuz ve hatta isterseniz uçuyorsunuz! Natürel tüm bu özellikler senaryo içerisinde vakitle açılıyor lakin en nihayetinde hepsi gelince elimizde keşfedilecek kocaman bir Pokemon dünyası ve bunu yaparken kullanabileceğimiz çok çeşitli yollar kalıyor.
Survey Corps ile başlayan maceramıza Hisui içi siyaset el koyuyor ve memleketin seçilmiş bireyi olarak kendimizi üç artı bir klan ortasındaki çekişmede buluyoruz. Her şeyin yerden olduğunu sanan Pearl klanı ve her şeyin vakitten olduğunu sanan Diamond klanı eminim hepinize tanıdık gelmiştir. Bu ikilinin ortasında tarafsız duran Galaxy’de de biz yer alıyoruz. Dördüncü klanın etliyle, sütlüyle işi yok yalnızca işin ticaret kısmındalar ve oyuna hoş bir derinlik katıyorlar. Bir Pokemon oyununda bu kadar derin bir kıssayı hiç beklemiyordum. Pearl klanı Pokemonların özgür kalmaları gerektiğini ve Poketopu denen şeytani icadın kullanılmaması gerektiğini söyleyen biraz şamanik bir topluluk. Diamond ise daha pragmatist ve hayatta kalmak için gerekeni yapmaya hazır. Bizim gökten düştüğümüz devasa bir portal tüm Hisuideki Pokemonları rahatsız ediyor ve bu klanların kendilerince kutsal kabul ettikleri Pokemonlar da bu rahatsızlıktan nasibini alıyor.
Lord Pokemonlar olarak da bilinen toplam beş adet kutsal Pokemon çıldırmış durumda. Pokemonun kalbine giden yol midesinden geçer diyerek bu Lordların koruyucularından en sevdiği yemeklerden oluşan bir dizi paket oluşturuyoruz ve Pokemon tarihinin gerçek manadaki boss dövüşlerine başlıyoruz. Oyuna eklenen kaçma sistemiyle birlikte bu Lordların delirmelerini gidermek zorundayız, bunlar kutsal oldukları için direkt “al sana Snorlax artık üstüne oturacak!” diyemiyoruz. Pokemonlar şahsen size saldırırken kaçıp başlarına yemek atmamız gerekiyor. Yeniden açık dünyada olduğu üzere çok fazla hasar alırsak her şey kararıyor ve dövüşün başına dönüyoruz. Şayet bir mühlet süratli hızlı başına yemek atmayı başarırsanız lordların savunması düşüyor ve elinizdeki Pokemonlar ile saldırıp sersemletebiliyorsunuz sonrasında daha çok yemek atıp dövüşü tamamlamanız gerekiyor. Bu türlü toplam beş artı bir boss dövüşü var ve şunu söyleyebilirim ki Pokemon ismine en ufak bir farklılığa bile o kadar hasret kalmışız ki bu kolay mekanik beni hayli eğlendirdi.
|
Pikachu’nun Gözleri Ne Renk? Legends: Arceus’un en tuhaf kısımlarından birisi de misyonları. Yani oyunun ana kıssasından bahsetmiyorum. “İstekler” ismi altında köydeki ve açık dünyadaki karakterlerin sizlerden istedikleri kimi şeyler var. Etrafta Pokemonlara dair büyük bir cahillik olduğu için beşerler her şeyi merak ediyor ve Survey Corps olarak yanıt vermek sizin bir öteki vazifeniz. Birtakım NPCler size gelip “Pikachu çok hoş Pokemon diyorlar ancak gözleri ne renk?” diyip misyon veriyor. Siz de Pikachu yakalayıp onlara gösteriyorsunuz. Ya da “Ben bir ruh hastasıyım ve Machoke hakkında her şeyi bilmeliyim!” diyen bir meczup sizden Machoke’un tamamlanmış Pokedex girdisini talep ediyor. Bu misyonlardan birçok esasen ayaküstü yaptığınız şeyler için çok vakit almıyor ve mükafatları de âlâ. Üstelik insanları Pokemon konusunda bilinçlendirmek de değer biçilemez. Umarım birebir beşerler dondurma Pokemonları yemeye çalışmaz… |
Vakit, Yer Derken Karnım Acıktı
Oyundaki tüm bu lordları tekrar sakinleştirince olaylar nitekim hiç beklenmedik bir hal alıyor. Birinci kere bir Pokemon oyununda sahiden bir öykü değişimi ve karakterizasyon görüyoruz. Bunu yazarken o kadar memnunum ki, oyunun sonlarına yaklaşırken varsayım edilebileceği üzere Vakit ve Yer Pokemonları Palkia ve Dialga başrole geliyor. Olağanda Sinnoh oyunlarnda Diamond ya da Pearl oynadıysanız bu ikiliden birini yakalayabilirdiniz. Bu tek bir oyun olduğu için devreye klanlar giriyor. Yakın olduğunuz klan önderi size oyun sonunda eşlik etmeye başlarken başkası de öbür işlerle uğraşıyor. Lakin merak etmeyin hem Dialga hem de Palkia’yı günün sonunda yakalama fırsatınız oluyor. Bu klan seçimi yalnızca önceliği değiştiriyor. Hisui’ye huzura erdirdikten sonra ise klanlar ortasında bir barış gerçekleşiyor ve gökten düşen çocuk yapılamaz denen bir şeyi dünya barışını sağlıyor!
Benim en çok güldüğüm kısım ise her keşif sonrası köyün merkezindeki restorandan yemek yemek oldu. Profesör Laventon ve yardımcısıyla birlikte yediğimiz bu yemeklerde öyküye dair kimi ipuçları da öğreniyoruz. Ayrıyeten her yemekte işimize yarayacak bir alet tanımını de cebimize koyuyoruz. Oyunda bilgisayar ve Bill olmadığı için yakaladığınız muhtaçlık fazlası Pokemonlar için bir ÇİFTLİK var. Evet bildiğimiz kocaman bir çiftlik. Buradaki Pokemonları azat etmek sizin için çok yararlı olan eşyaları elde etmenizi sağlıyor. Pokemon oyunlarında KONUT eğitimi denen bir eğitim tipi vardır ve Pokemonları spesifik özelliklerine nazaran eğitebilirsiniz. İşte bu oyunda bu eğitim için gerekli materyalleri en kolay halde çok fazla Pokemon’u salarak elde ediyorsunuz. Sonrasında hangi Pokemon’un neresini güçlendireceğiniz size kalmış. Snorlax’ın defanslarını ve canını full hale getirince sabaha kadar Poketopu atacak vakit kazandıracağını da hatırlatayım.
Oyunda olağan kurallarda Snorlax bulmanın bir yolu yok, lakin vakit ve yer bir kaos haline geldiği için haritanın çeşitli bölgelerinde fırtınalar kopuyor. Bu fırtınalar içerisinde paralel kainatlardan farklı farklı Pokemonlar (dikkat bunlar genelde oldukça güçlü) bir müddetliğine Hisui’ye ışınlanıyor. Ben Umbreon ve Snorlax’ı bu fırtınalar içerisinden yakaladım. Ayrıyeten Mr. Mime, Magnezone üzere güçlü ve ender Pokemonlar da çokça karşınıza çıkıyor. Bu fırtınalara girince yerleri denetim etmeyi de ihmal etmeyin. Energizer, Dubious Disc ve Upgrade üzere eşyaları da yalnızca bu fırtınalar içerisinde bulabilirsiniz. Ayrıyeten burada yakaladığınız her Pokemon için Pokedex raporunda ekstra puan ve para kazanıyorsunuz, hoş bir kazan-kazan sistemi olmuş.
|
Tekmenizi Nasıl Alırsınız? Güçlü Mü? Çevik Mi? Oyundaki dövüş manasındaki en hoş yenilik artık Pokemonlar dövüşürken etrafta dolaşabiliyor olmanız ve animasyonların direkt gidip rakip Pokemonlara vurması. Mesela Fire Punch atan bir Snorlax’ı hakikaten gidip o Tangrowth’un ağzına vururken görebiliyorsunuz. Aman iki Pokemon ortasına girmeyin yoksa siz de bu akınlardan nasibinizi alırsınız. Bir başka hoş yenilik de ataklarda ustalaşma sistemi olmuş. Artık her saldırıyı iki farklı biçimde kullanabiliyorsunuz. İster çevik olarak düşük hasar fakat iki sefer saldırma seçeneğiyle kullanın isterseniz de “kodum mu oturturum” diyerek güçlü olarak bir tipi pas geçme kıymetine rakibin ağzına okkalı bir yumruk atın. Şayet tip avantajınız varsa ve saldıran Pokemon’unuz güçlüyse bu güçlü taarruzlar tek atmak için birebir olmuş. Pokemonların ataklarda ustalaşması için ise iki şey gerekiyor. Ya kendi öğrendiği bir akında düzey atladıkça kendi kendine ustalaşacak ya da sizin öğrettiğiniz bir saldırıyı tohumunu verip siz usta yaptıracaksınız. Bunun için köydeki eğitim alanına gidip “Seed of Mastery” eşyasını elde etmeniz gerekiyor, sonrasında istediğiniz her saldırıyı çevik ya da güçlü olarak kullanabilirsiniz. Oyunda GYM, rakip eğitmenler ve Pokemon Ligi olmadığı için beşerlerle dövüşme konusunda önemli bir kıtlık var. Genelde yabanî Pokemonlarla dövüşüp ya Pokedex tamamlıyorsunuz ya da canınızı kurtarıyorsunuz. Bu açığı gidermek için köydeki idman alanında muhakkak başlı NPCler ile güçlü Pokemon dövüşleri yapıp düzey kasmanız mümkün oluyor. Hisui’nin birinci Pokemon Ligi başladığı vakit bu eğitim alanı kilit rol oynayacak şimdiden kendinizi hazırlayın! Son olarak hayat kurtaracak bir bilgi daha vermek istiyorum. Belinizdeki çantanın limiti craft sistemi devreye girince yetmemeye başlıyor ve limitiniz dolunca eşyaları toplayamıyorsunuz. Galaxy klanının merkez binasında bir arkadaş size muhakkak bir fiyat karşılığında çantanızda yer açmayı öğretiyor. Her seferinde fiyat katlanarak devam ediyor ve en sonlarda bir tanecik yer için 10bin kredi vermek zorunda kalabiliyorsunuz. İş bu raddeye gelmesin istiyorsanız her kampta ve köydeki konutunuzda bulunan eşya sandığını da çokça kullanın derim. |
Günün sonunda Sinnoh’u pardon Hisui’yi büyük bir kaostan tekrar bir Pokemon Ustası kurtardı. Lakin bu sefer hem izlediği yol hem de elde ettiği tecrübeler kıymet biçilemezdi. Sinnoh’un özünü bu oyunda bulmak mümkün. En başta dediğim üzere Pokemon sevip bu oyunu sevmeme ihtimaliniz yok. Arceus’un ismi oyunda geçse de ana öykü sırasında hiç duymuyorsunuz zira herkes tanrıyı “yüce Sinnoh” formunda tabir ediyor fakat bu bizi buraya yollayan Arceus’un peşinden gitmeyeceğimiz demek değil. Oyun sonrası içerik olarak bizi bekleyen çokça Pokemon avı, Pokedex tamamlama ve Arceus’un izini bulmak var. Şimdilik pek kafi üzere gözüküyor ki Sword/Shield ikilisinde olduğu üzere Nintendo ek paketlerle de Hisui’yi renklendirebilir. Uzun vakittir beklediğime değen, gerçek öykülü bir Pokemon oyunu oynadığım için çok memnunum umarım bu oyundaki hoş yenilikleri artık yeni oyunlarda da gelişerek görürüz. Tekrar görüşünceye dek Thunder’ınız isabetli, evasivenessınız bol olsun!
