WRC 10 – İnceleme

Evet, neyi merak ettiğinizi biliyorum. Çabucak yanıtını da vereyim hatta: Natürel ki de geçen sene çıkan WRC 9’a epey benziyor. Alışılmış ki de onunla ya da Dirt Rally 2.0’yle otomobil parçalamaya… şey yani ralli yapmaya gönül rahatlığıyla devam edebilirsiniz. Biz bu incelemede daha çok ralliyle yatıp kalkanların ve birinci defa WRC oyununa gireceklerin nelerle karşılaşacağına odaklanacağız. Evet, geçmiş oyunlarda olan özelliklerden de bahsedeceğim bu yazıda. Her sene ralli oyunu incelemiyoruz sonuçta.

WRC 10, ya da uzun ismiyle WRC 10 FIA World Rally Championship, Dünya Ralli Şampiyonası’nın resmi oyunu olmasından dolayı şampiyonada yer alan etaplar, araçlar ve pilotlara sahip bir simülasyon oyunu. Yani size “Ben Training’tir Test Area’dır falan ekledim lakin asla elinden tutmayacağım” diyor oyun. Bu yüzden şayet ralli dünyasına yeni adım atıyorsanız başlangıçta çok acı çekeceksiniz. Uzun saatler bir yerlere çarpmadan sürememenin tesiri olarak direksiyona yumruk vurmak isteyeceksiniz, lakin direksiyonların artık ucuz olmadığını hatırlayıp masaya vuracaksınız onun yerine. Bu yüzden baş olarak hazır olmanız şiddetle tavsiye olunur.

Benden Yeterlisi Şam’da Kayısı

Resmi oyun olmasının avantajını çok uygun kullanıyor WRC 10. Gerek Meslek modu gerek Dönem modu gerçeğe epeyce yakın etaplarla birleştirilince kendinizi gerçek şampiyonada yarışıyormuş üzere buluyorsunuz. Vaktinizin büyük kısmını burada harcayacağınız bu modlardan Dönem modu, rastgele bir araç/ekip gelişimiyle uğraşmadan yalnızca etaplara katılmak isteyenlerin tercihi olacak. Junior WRC ya da WRC 3 araçlarıyla başlama seçeneğiniz var -ki şayet ralli dünyasına yeniyseniz Junior ile başlamanız çok daha makul bir yaklaşım olur.

Meslek modu ise bir fabrikanızın olduğu, Ar&Ge, Ekip, Tertip üzere kısımları yönettiğiniz bir mod. Dönem modundaki üzere Junior WRC ya da WRC 3 ile başlıyorsunuz, lakin ne kadar “Oyun, bak ben yeni giriştim bu işlere” deyip zorluğu azaltsanız bile Junior WRC’lerle dahi zorluk yaşayacaksınız. Daha ikinci haftadan sizi “Ekstrem Şartların Olduğu Etap” aktifliğine sokuyor mesela.

Meslek Modu’nda ayrıyeten partnerinizle aranızı âlâ tutup, takım arkadaşlarınızın moralini düşürmemelisiniz. Partnerinizi üzmek demek kovulmak manasına gelebiliyor. Takım arkadaşları ise düşük moralle daha az performans veriyor size. Ayrıyeten mail’lere tertipli olarak bakıp, geçtiğimiz etapta oluşan hasar faturasını da ödemeniz gerekiyor.

Genel olarak keyifli ilerleyen bir mod. Oynadıkça öğrendiğinizi hissettirmeyi başardığı üzere oyuna devamlı girmek için de bir sebep sunuyor bizlere.

Yarım Asırlık Macera

WRC 10’un en büyük satış stratejisi şampiyonanın 50. yılı olmasından dolayı eklenen 50th Anniversary Mod’u. Bu mod içerisinde 1970’lerden günümüze kadar çeşitli araçlar ve etaplar yer alıyor. Subaru Impreza WRC 1997, Alpine A110, Audi Quattro A1, Peugeot 205 T16 üzere 20 adet aracın yanı sıra Acropolis, San Remo, Arjantin üzere 6 adet tarihi etap da var.

Quick Play seçeneğinden araçları seçerek direkt olarak oynayabileceğiniz üzere 50th Anniversary Mode ekranından da oyunun size sunduğu kronolojik sıralamayla gidebilirsiniz. Lakin bu modda istediğiniz yarışı seçemiyorsunuz. Her etapta belirlenen maksat vakti geçtiğinizde bir başka etabın açıldığı bir sistem var. Üstelik bu etaplara başlamadan evvel ana ekranda o vakitte yaşananlarla ilgili çeşitli bilgiler de öğreniyorsunuz.

Açıkçası çok hoşuma gitti bu 50. Yıl Mod’u. Benim üzere Group B periyoduna ya da rallinin tarihine ilginiz varsa çok seveceksiniz siz de. Çok doyurucu bir içerik var. Üstelik bunu challenge’larla süslemeleri sizi güzelce gaza getiriyor (hehe espri). Ve farkında olmadan gitgide düzgün sürmeye başlıyorsunuz. Bu da olağan ki alınan zevki arttırıyor.

5 Left, 6 Right, Narrows Jump Maybe

Vaktimizin birçok natürel ki de toprakta, asfaltta ve yağmur/kar altında motor sesiyle bir arada geçecek. Ve WRC bu mevzuda epeyce keyifli bir oynanış vaat ediyor sizlere. Her aracın, her yerin farkını hissedebiliyorsunuz. Üstelik bu çeşitlilik epeyce fazla.
Bilhassa etapların birbirinden epeyce farklı olması, WRC’nin en büyük artılarından biri. Kenya’da fil görüntüleri mı dersiniz, Monte Carlo’da karlı zirvelere çıkmak mı dersiniz her biri hayli farklı ve sizi oyuna çekmeyi sağlıyor. Dirt Rally 2.0’a nazaran en büyük artısı etapların çeşitliliği.

Oynanışta sizi rahatsız edecek etmenlerden biri oyunun fizikleri olabilir. Esasen daima tek başınıza sürüyorsunuz. Fizik manasında bir tek araç ve etraf elementleri var. Lakin bazen aracımızın içi boş oyuncak üzere davranması, bazen tahta direklerin beton kolonmuş üzere davranmasıyla karşılaşabilirsiniz.

Etapların çeşitliliği ve araç sürme keyfi hoş dedik lakin WRC’nin bir türlü halledemediği araç seslerinin kalitesizliği bu sene de sürüyor maalesef. Hala ralli aracı üzere hissettirecek şiddetle değiller. Ah bir de şöyle kükreye kükreye, motoru çıtırdata çıtırdata gitse şunlar, tam olacak.

Sıkıntılar meseleler

WRC 10, kestirim edebileceğiniz üzere, çağdaş oyunların “normali” olmuş sürüsüne rahmet bug’larıyla karşılıyor sizi. Direksiyonunuzun çalışmaması mı dersiniz, force feeback’inin çalışmaması mı dersiniz, etaplar ortası ayar yaptığımız ekranın gidip gelmesi mi dersiniz her çeşit bug mevcut. Fakat neyseki geliştirici KT Racing durumun farkında ve bir müddet sonra bu meselelerin çözüleceğini düşünüyorum. Ha diyeceksiniz ki “E zati bir sene sonra yenisi çıkacak?” Evet hakikat, burada seçim size kalıyor biraz.

Son kelamlar olarak WRC 10, birçok açıdan WRC 9’a benzese de bilhassa 50. Yıl Mod’u ile eklediği tarihi araçlar/etaplar ile satış pazarlamasını yapıyor. Uzun vakitler geçirebileceğiniz bu modla birlikte hali hazırda var olan Meslek, Dönem ve Online aktifliklerin küçük güncellemeri de yeni oyunda yer almış. Zati başarılı sürüş dinamiklerinde pek bir şey değişmese de seriye yeni gelenler için en âlâ tercih olacağı da aşikar.