Gözyaşımızın içinde tuz bulunmasına karşın ağladığımızda gözümüz yanmıyor. Pekala bu nasıl mümkün olabiliyor?

Gözümüze tuzlu rastgele bir şey kaçtığında, tuzlu bir denizde yüzdüğümüzde gözlerimizin yanması çok mümkün. Fakat bildiğiniz üzere, gözyaşımızda da tuz var.

Böyle olmasına karşın ağladığımızda gözlerimizde bu tuzdan kaynaklı yanma hissi oluşmuyor. Vücudumuzun çalışma sistemine hayret edeceğiniz sebebini anlatalım.

Gözyaşımız, sadece tuzdan oluşmuyor.

Gözyaşları, sodyum klörür (tuz) dışında su, protein, lipit ve öteki pek çok bileşiklerden meydana geliyor. Yani tuzdan ibaret olmayan karmaşık bir sıvı. Tüm bu bileşikler, göz yüzeyini nemlendirip koruyarak tuzun tesirlerini azaltıyor.

Ayrıca gözün gözetici katmanlarının ehemmiyeti de yadsınamaz. Kornea ve konjunktiva isimli, gözyaşı katmanıyla kaplı olan göz yüzeyindeki iki ana yapı, gözü koruyor. Katman, tuzun göz yüzeyine direkt temasının önüne geçiyor.

Gözyaşı üretim sistemi, tahrişi engelliyor.

Gözyaşları, devamlı olarak küçük ölçülerde üretilerek göz yüzeyinde tertipli olarak yenileniyor. Böylelikle göz yüzeyi daima nemli ve pak kalıyor. Gözyaşının içindeki tuz da birikmiyor.

İşte tüm bu düzenekler sayesinde gözyaşımız tuzlu olmasına karşın ağlasak bile gözümüz yanmıyor. Vücudumuza ve yapabildiklerine bir kez daha hayran kaldık…

Kaynaklar: BBC Science Focus, WebMD

 

What is your reaction?

0
Excited
0
Happy
0
In Love
0
Not Sure
0
Silly

Cevap bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir