Kaygılanınca ya da heyecanlanınca titreyenler… Oradasınız, biliyoruz. Bu rahatsız eden ve tahminen de daha çok tetikleyen bu davranışın sebebi sizce ne olabilir?

Vücudumuzun bir çeşit tepkisinin dışavurumu olarak kabul edilen bu davranış, genç yaşlı demeden gerçekleşmeye devam ediyor.

Aslında binlerce yıldır tehlikeden korunmak için evrimleşmiş bu savunma mekanizması, biraz yanlış anlaşılıyor olabilir mi?

Heyecanlandığımızda bedenimizin titremesi, ekseriyetle “savaş yahut kaç” olarak bilinir.

Ani bir gerilim yahut heyecan karşısında nasıl reaksiyon verdiğini gösteren bu reaksiyonun gerisinde aslında pek çok durum yatıyor. Beynimizin amigdala bölgesi, bir tehlike ile karşılaştığımızda hudut sistemimizi aktifleştiriyor ve o meşhur adrenalin salgılanmaya başlıyor.

Stresli bir durumda yahut heyecanlandığınızda, bedeniniz adrenalini hür bırakır. Adrenalin, kalp atış suratını artırır, kaslara daha fazla kan pompalar ve güç düzeyini yükseltir. Bir topluluk önünde konuştuğunuzu hayal edin, bunların yaşanması en muhtemel senaryo, değil mi?

Adrenalin, kasların gerilmesine de neden olur.

Kasların ani gerilip gevşemesi de nadiren de olsa titreme formunda kendini gösterebiliyor. Yeniden adrenalin, kan damarlarını daraltarak kaslara ve beyne daha fazla oksijen ve besin hususu taşınmasını sağlar. Bu süreç, kaslarda istemsiz titremelere yol açabilir zira kaslar daha fazla güce gereksinim duyar.

Bahsettiğimiz bu yansıları yaşamayan neredeyse yoktur. Bunlar aslında süreksiz ve zararsız olsa da kimi insan bu belirtileri daha fazla yaşar. Gördüğümüz üzere, bunun da temel sebebi adrenalinden diğer bir şey değil.

Titreme, gerilim ve kaygı, günlük yaşantınızı önemli bir formda etkiliyorsa bir profesyonelden yardım almak daha yararlı olacaktır.

Kaynaklar: BBC, verywellmind

What is your reaction?

0
Excited
0
Happy
0
In Love
0
Not Sure
0
Silly

Cevap bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir