Geçmişte büyük sorumluluk alan TUSAŞ’ın akabinde bu vakitlere bakınca her şeyin bilakis döndüğünü görüyoruz.

Türkiye için bir kere daha kendi sistemlerimizi yapmamızın ne kadar değerli olduğunu deneyimlediğimiz vakitlerden geçiyoruz.

Kızılelma, KAAN, HÜRJET üzere son teknolojik uçaklarımızı kendi sermayemiz ile yapmamız hakikaten çok kıymet taşıyor.

F-35 krizi nereye gidiyor?

ABD Lideri Joe Biden’ın kongreye bildirdiği ve 15 günlük bir kıymetlendirme sürecine tabi tuttuğu süreci ülkemiz daha çok konuşacak üzere duruyor. Kongreye bildirilen pakette Türkiye’ye 23 milyar dolar kıymetinde 40 adet F-16 savaş uçağı ve 79 adet F-16 güncelleme satışı bulunuyor.

ABD idaresi ayrıyeten Yunanistan’a 8,6 milyar dolar karşılığında 40 adet F-35 savaş uçağı satışını içeren bir adım attı.

Dolayısıyla, 4’ncü kuşak bir savaş uçağı olan F-16 Türkiye’ye, Yunanistan’a ise 5’nci jenerasyon savaş uçağı muahedesi kelam konusu. Yunanistan’a F-35 verilmesi ve Türkiye’nin F-16’ya mecbur bırakılması istikrar siyasetleri tabanın kaydığını gösteriyor.

Yaklaşık 10 yıl evvel durum tam zıddıydı.

Ülkemizin havacılık alanında en kıymetli şirketleri ortasında yer alan Türk Havacılık Uzay Sanayii (TUSAŞ), sabit ve döner kanatlı hava platformlarından insansız hava araçları ve uzay sistemlerine kadar entegre havacılık ve uzay sanayi sistemlerinin tasarım, geliştirme, modernizasyon, üretim, entegrasyonları yapıyor.

2013 yılında ise F-35 üzere yeni jenerasyon bir uçağın en güç komponenti olan birinci F-35 gövdesi teslimatını gerçekleştirmişti. 2013 yılının Ocak ayında üretimini tamamlayarak TUSAŞ’ın teslim ettiği birinci F-35 gövdesi Lockheed Martin F-35 Programı Entegrasyon ve İş Lider Yardımcısı Steve O’Bryan şöyle konuşmuştu:

TUSAS’nin F-35 programının geliştirme ve üretim basamaklarında on yılı aşkın bir müddettir değerli bir sorumluluk üstlendiğini, Birinci Orta Gövde Teslimatı’nın program ve TUSAS açısından değerli bir kilometre taşı.

F35’in stratejik üretimiminde ABD dışında ikinci kaynak firma olan TUSAŞ 2021 yılında bu programdan çıkartılmıştı.

Tolga Özbek’in haber sitesinde yer alan bilgiye nazaran, F-35 Programı’nın ortak üreticileri ortasında yer alan Türkiye, S-400 tedariki münasebet gösterilerek Eylül 2021’de programdan çıkartılmıştı. Programdan çıkarılmadan evvel yaklaşık 11 Türk savunma sanayi şirketi, F-35 Lightning II savaş uçağı için bir dizi kritik modülün üretimini gerçekleştiriyordu.

Daha sonra F-35 orta gövde üretimini tank ve mühimmat üretimi ile tanınan Rheinmetall AG ile F-35 orta gövdesi için “stratejik tedarik kaynağı” olarak bir niyet mektubu imzalamıştı.

F-35 üretim konusunda ülkemizin yaşadığı kas erimesi ABD’nin son önerisi ile yeterlice ortaya çıktı.

Buna nazaran Türkiye’nin toplam envanterinde 119 yeni jenerasyon F-16 olmuş olacak. Yunanistan’a ise 40 F-35 savaş uçağı ve ekipmanları satılacak.

Bu alanda yaklaşık 30 yıldır faaliyet gösteren Havacılık ve Savunma Editörü Tolga Özbek ile konuşma fırsatı yakaladım. Özbek şunları anlattı

:“F-35 çok uygun bir uçak. Sensörleri, radarları çok değerli lakin bu uçağın bir bedeli var. Müttefiklik dışına çıkacak hareket edilirse bunu ABD satmıyor. İsrail Lübnan kıyısı üzerinde F-35 uçurdu. Sonrasında art fonu Başşehir Beyrut’un yer aldığı önde de İsrail F-35’in bulunduğu bir fotoğraf paylaştı. Umarım Yunanistan bu türlü bir meczupluğu İzmir açıklarında uçarak gerçekleştirmezler.

What is your reaction?

0
Excited
0
Happy
0
In Love
0
Not Sure
0
Silly

Cevap bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir