Çiftler Dikkat! TikTok’ta Popüler Olan “Yeşil Çizgi Teorisi”ne Göre İlişkileri Analiz Etmek Gerçekten Mümkün mü?

TikTok’ta uzun vakittir tanınan olan bu teori, pek çok kullanıcısını inandırmayı başardı. Lakin uzmanlara nazaran bu teorinin bir açıklaması var. Pekala nitekim gerçek olabilir mi?

Gün geçmiyor ki yeni bir TikTok teorisiyle daha karşılaşmayalım. Günümüz bağlarını yeşil çizgi sistemiyle tahlil ettiğini sav eden bu teori, kestirim edersiniz ki tanınan oldu. Bazen kendi bağlarını bazen de ünlü çiftlerin bağını tahlil eden TikTok kullanıcıları, bu teoriye epey inanmış gibi gözüküyor.

Tabii her teoride olduğu üzere bu akımın da bilimsel manada bir açıklaması var. Pekala interneti ele geçiren bu teorinin, rastgele bir gerçeklik hissesi taşımasına imkân var mı?

İlk başta bu teorinin ne olduğunu kısaca bir açıklayalım:

• Videoyu görüntüleyemiyorsanız buraya tıklayabilirsiniz.

Bu teorinin tezi ise, partnerinizle birlikte çekildiğiniz fotoğraflarda nasıl durduğunuzun bağlantınız hakkında hayli bir şey söylemesi. Fotoğraflarda yanındaki bireye yanlışsız eğilen kişi, bir oburunun dünyasına giren kişi oluyor. Yanında dik duran kişi ise alakada baskın ve iktidar sahibi olan kişi.

Örneğin bu görsel üzerinden ilerleyelim; Will Smith ve eşi Jada Smith bir ödül merasiminde çektirdikleri fotoğrafın akabinde toplumsal medyada yeşil çizgi teorisi konusunda oldukça konuşulmuştu. Partnerine yaslanan Will Smith, ilişkide baskın olmayan kişi. Çizgide açıkça görülebileceği üzere ünlü oyuncu, eşine yaslanıyor. Lakin Jada Smith tam tersine, dimdik bir poz sergiliyor.

Bu kurala nazaran; bir erkek, kız arkadaşına yanlışsız eğildiğinde kendini muhtaç, kıymetsiz ve ona bağımlı hissettiğini ortaya koyuyor. Bu örnek, Kim Kardashian ve partneri üzerinde de açıkça görülebiliyor. Kim, kameralara karşı epeyce dik dururken; partneri Kanye West ise yavaşça Kim’e yaslanmış bir biçimde poz veriyor. Yani bu ilişkide baskın olan kişi, Kim Kardashian.

Peki, gelelim bu teorinin gerçeği ne kadar yansıttığına:

Pek çok psikolog ve alaka uzmanı bu teorinin rastgele bir doğruluk hissesi taşımadığını açıklamış. Çünkü psikologlar burada baz alınan şeyin, yalnızca ilgi içerisinde gösterdiğimiz “beden dili” olduğunu söylüyor. Evet, vücut lisanı günümüzde psikolojinin bize açıklamasıyla bir arada çok şeyi anlatıyor fakat partnerinizle olan ilişkinizi yalnızca vücut lisanını kullanarak anlayamazsınız.

Ünlü psikolog Nancy Sokarno, bu fotoğraflarda sadece duruşa bakarak bir şey anlayamayacağımızı söylüyor. Bir çiftin dinamiklerini yeterlice anlamamız isteniyorsa öbür etmenlere de göz atmamız gerekiyor. Örneğin Will ve Jade Smith, kameralar karşısında tahminen de o kadar rahat hissetmemişlerdir. 

Psikoloğun bu husus özelinde açıklaması ise şöyle: “Nihayetinde her şey birbirinize nasıl davrandığınıza bağlı. Birbirinizi duygusal olarak nasıl desteklediğiniz, nasıl sohbet ettiğiniz, uyuşmazlıkları nasıl çözdüğünüz üzere faktörler bir kişinin vücut lisanından çok daha kıymetlidir.”

Üstelik partnerine gerçek eğilen bireyler; psikologlar tarafından “bağımlı” olarak değil, “bağ kurmak isteyen kişi” olarak nitelendiriliyor.

Çevremizdeki yahut kendi alakamızı gözlemlediğimizde neredeyse çiftlerin birçoğunda partnerine daha çok yakınlık gösteren birinin olduğunu fark etmişizdir. Bu şahıslar genelde bağlılıklarını, sevgilerini veya ilgilerini bağlantı içerisinde bu türlü gösterebileceği üzere yahut yalnızca yakın olma eğiliminde bulunabilirler. Bu davranış biçimi doğal olarak TikTok teorisinde bahsedildiği üzere rastgele bir “bağımlı olma” durumunu yansıtmıyor.

Hatta bizce size yakın olmayan partnerinizde bir sorun arayın zira ne olursa olsun münasebette rastgele bir yakınlık göstergesi olmaması karşı taraf için bazen yıpratıcı olabiliyor. Yakınlık göstermeyen kişi sizi sevmiyor diyemeyiz lakin insan sevdiğine günün sonunda biraz sevgi göstermek istemez mi? 🙂 

İlişkilere dair başka içeriklerimize aşağıdan göz atabilirsiniz: